ÖR-KOOP Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Önal, “Devletimiz süt regülasyonunu başlattı, farklı İllerde satın alınmayan sütleri oranlayarak bir kota verdi. Bu uygulama dün başladı, biz de bu uygulamadan faydalanarak süt kotası aldık. Biz de sütümüzü devletimize satmaya başladık. Bu karar devletimizin çok güzel bir uygulaması” dedi.
Nazilli ve Çevresi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (ÖR- KOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Önal, tvDEN ekranlarında hafta içi her gün yayınlanan Gazeteci Emin Aydın’ın hazırlayıp sunduğu Emin Aydın’la Baş Başa’nın konuğu oldu. Önal, Artan fazla sütleri Tarım Bakanlığı’nın başlattığı süt kotası ile sattıklarını belirtti.
“TÜRKİYE’NİN EN ÇOK SÜT ALAN KOOPERATİFİ”
Kalkınma Tarımsal Kooperatifi olarak Türkiye’nin en çok süt alan kooperatifi oldukları belirten Önal, “Kooperatifim 1979 yılında yedi üretici tarafından Nazilli ve çevresinde kurulmuş. Şuan Aydın’ın sekiz ilçesinde Koçarlı dâhil, Yenipazar, Bozdoğan, Sultanhisar, Köşk, Buharkent, Kuyucak, Karacasu ve Nazilli gibi ilçelerden süt alıyoruz. Bunun yanında Muğla tarafından Kavaklıdere’den, Fethiye’den aldığımız sütler var. Yine Çivril tarafından aldığımız sütlerde var. Bir Tarımsal Kalkınma Kooperatifi olarak Türkiye’nin en çok süt alan kooperatifiyiz. Şuanda 2923 üyesi var. Bu rakamlarla Türkiye’nin en büyük Tarımsal Kalkınma Kooperatifidir. Kendine ait yaklaşık 54 aracı var. Kendine ait 151 personeli var, kendine ait yem fabrikası var, kendine ait soğuk hava deposu da var. Kooperatif bu yönden bizim gurur kaynağımız. Bugünlerde bu görev bize nasip oldu” dedi.
“KOOPERATİFİN GÖREVİ ÜRETİCİYİ MUTLU ETMEKTİR”
Önal,” Kooperatifler çiftçilerin ürünlerini değerlendirir, pazarlar ve markasını basarak satar. Kooperatifin görevi üreticiyi mutlu etmektir. Bizim gibi kooperatiflerin ana görevi, sütleri toplamaktır. Biz ilk olarak 1979 yılında sütle başlamışız faaliyete. Tabi süt işine girince farklı zamanlarda bugünlerde olduğu gibi süt sektöründe sıkıntılar baş gösteriyordu. Hiçbir zaman üreticiye çıkıp ta diyemezsiniz, ‘yarın ben seni sütünü almayacağım sen ineğini sağma veya sütünü dök’, bunu bizim gibi kooperatifler söylemez. Bu yönden kooperatifin içinde önce bir peynir imalatı yani küçük bir mandıra var, yaklaşık 40 ton civarında kapasiteli bir peynir tesisimiz var. Orada Tost Peyniri yapıyoruz, Tulum Peyniri, Ezine Peyniri ve Köy peyniri yapıyoruz. Gene bunun yanı sıra farklı bölümde süt ürünleri yapıyoruz. Tereyağı, ayran ve yoğurt imalatı yapıyoruz. Tabi çiftçimizin elinde sadece süt yok, benim süt aldığım bölgemdeki çiftçilerimin aynı zamanda zeytinleri, incirleri, kestaneleri var. Bizde yavaş yavaş ‘ÖR-KOOP’ olarak süt işini hallediyoruz dedik, ilerleyen günlerde çiftçimizin zeytinini, incirini, kestanesini bizim bölgemizde çok olan ürünlerini alsın kooperatifimiz, ÖR-KOOP markasıyla ülke geneline hatta ülke dışına pazarlasın. Biz son 2-3 yıldır bunun markalaşma adı altında ve çiftçimizin diğer ürünlerini değerlendirme adına da çalışmalarımız var. İncirde böyle bir çalışmamız oldu, zeytin ve zeytinyağında var, kestanede var, kendi markamızla tahin yaptırdık. Kendi markamızdan sucuk yaptık, kendi markamızla yine bal yaptık. Bunlar sadece kooperatifin itibarı, bir tanıtımı. İlerleyen günlerde belki zeytinde ön plana çıkarız, işlerimiz şu an incirde biraz ön plana çıktı. Herhâlde bölgedeki en teknolojik ve güzel tesislerden biri bizde. Birde organik paketleme sertifikası aldık” diye konuştu.
“DİDİM VE BODRUM GİBİ TURİSTİK YERLERDE KOOPERATİFİMİZİN SATIŞ NOKTALARINI KURMAK İSTİYORUZ”
Birçok noktada kooperatif satış noktalarının olduğunu ifade eden Önal,” Son yıllarda ilk olarak kooperatifimizin önünde bir merkezimiz vardı, Kuşadası’na yaptık, arkasından Denizli’ye yaptık Ankara yolu üzerine. Şimdi Fethiye-Seydikemer’e oluşturduk. Şu anda da Koçarlı’da bir tane satış noktamız kuruluyor. Arttırarak önümüzdeki günlerde Didim, Bodrum gibi turistik yerlerde kooperatifimizin satış noktalarını kurmak istiyoruz. Kooperatifin amacı, çiftçiden malı alıp markasını koyarak katma değerde yaratarak pazara sunmaktır. Zaten kooperatiflerin kurulma amacı da budur. Bugün bunu zeytin, zeytinyağı, incir ve süt ürünlerinde yaptık. Daha da ilerleterek yapabiliriz. Türkiye’de şuan tarım ve krediler market oluşturarak bir kısmını yapmaya çalışıyor. Ben kendi çiftçilerimden aldığım ürünleri değerlendirip o marketlerde satmak istiyorum” diye konuştu.
“BİZİM SEKTÖRÜN BELİNİ BÜKEN YEM FİYATLARI“
Süt sektöründeki sıkıntılara değinen Başkan Önal, “Son günlerde özellikle Ocak ayında bir zam oldu. 2020 yılını zamsız geçirdi üreticilerimiz. Tabi burada çok artan bir yem fiyatları var. Zaten bizim sektörün belini büken yem fiyatları. Acayip bir şekilde bir artış oldu. Bir bakıyoruz ki küçük bir düşüş ardından da büyük bir artış oluyor. Hep böyle oldu. Yaklaşık 13,5 ay sürdü. 2019 yılının Kasım ayında başlayan zam, 31 Aralık 2020’ye kadar devam edip orada bitti. Şimdi 2021 yılı Ocak ayında referans fiyat 2 lira 80 kuruş oldu. Yani ÖR-KOOP sütünü 2 lira 80 kuruştan A firmasına satacak, üreticide 2,50, 2,60 ödeyecek. Fakat bu zam oldu piyasada biraz donukluk başladı. Sanayicinin de elinde stoklar var. Geçen yıl hiç zam olmadı, onlarda zam olacağını bildiği için kendileri stok yaptı. Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık ayında fazla mal aldılar, çünkü fiyat düşüktü. Ocak ayında zam olacağını bizde, herkeste biliyordu. Şubat ayında ise sütte artışlar başladı, bizim bölgemize ve şuan Türkiye’nin birçok bölgesinde süt artışı yüzde 15, 20 ve yüzde 23 oranında. Kooperatifin 300 ton sütü vardı, yüzde 15 demek 45 ton. Benim şuan kooperatifimin 350 ton sütü oldu. Şimdi bu aradaki 50 ton sütü satmak zorundasınız. Mevcut kullandığınız ve işlediğiniz var. Fakat 50 ton sütü ne yapacaksınız? Eskiden pazar yaz aylarında çok iyiydi. Bu aylarda bizim gibi ÖR-KOOP gibi kooperatifler fazla sütünü satamaz duruma geldi. Bazı firmalarda bölgemizden çekiliyor. Sütünü azaltıyor. Bizde de 3 firmada aynı şey oldu. Ben bu sefer Tarım Bakanlığına bir ay kadar önce giderek başvuru yaptım. Dedim ki, süt sektöründe sıkıntılar var. Bir an önce süt kotasıyla, Et Süt Kurumu marifetiyle süt regülasyonu başlasın. Yani biz devletimizden bir kota alacağız, bu uygulama 1 Nisan’da başladı. Genelde süt krizi İzmir’de Ödemiş ve Tire tarafından başlıyor ya da ilk olarak bizim Nazilli’de patlak veriyor. Devletimiz süt regülasyonunu başlattı, farklı İllerde satın alınmayan sütleri oranlayarak bir kota verdi. Bu uygulama dün başladı bizde bu uygulamadan faydalanarak kota aldık. Bizde sütümüzü devletimize satmaya başladık. Bu karar devletimizin çok güzel bir uygulaması” ifadelerini kullandı. (AYHAN BOĞATARAN)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.