* Ramazan ayının bitmesi ile bayramda tüketilecek miktarlar aniden arttırılmamalıdır. Yeterli ve dengeli öğünler oluşturmak bayram sürecinde ve sonrasında hızlı toparlanmak için oldukça önemli.
* Zor biliyorum ama bayram boyunca önümüze gelen ikramlıklardan,tatlılardan olabildiğince az tüketmeye dikkat edelim.Fazla kaçırsak bile battı balık yan gider nasılsa yedim daha fazla yesem ne olur diye düşünmek yerine nasıl dengeleyebilirim düşüncesi bayram sonrası sizi çok rahatlacak düşüncelerdir.
* Bayram ve bayram sonrasında vücudumuz
ramazandaki uzun süreli açlık sebebiyle metabolizma hızının yavaşlamasına bağlı olarak, daha hızlı kilo alınabileceğinden dikkatli olunmalı.
* Bayramlar kalabalık ve uzun süre sofra başında olmalarla geçer.
* Ancak sofrada uzun saatler kalmak farketmeden de olsa daha fazla yiyecek yemenize sebep olabilir. Bu süreyi olabildiğince kısa tutabiliriz çünkü fazla tüketim sonucu şişkinlik, mide yanmaları ve bağırsak rahatsızlıkları hatta solunum güçlükleri olarak geri dönebilmektedir. Besin tüketiminde aşırıdan kaçınılmalı.
Peki bayramda beslenme adına bir günü nasıl geçirebiliriz ? Nelere dikkat etmeliyiz?
* Ramazanda unutulan en önemli öğünümüz kahvaltıdır. Her sabah kahvaltı yapma ihtiyacı hissetmesek de kahvaltı yapmak uzun açlıklar sonucu yavaşlayan metabolizma hızımızı hızlandırmakta olumlu etkisi olacaktır. Tabiki dikkat edilmesi gereken nokta yine kahvaltının içeriğidir.
* Kahvaltılıkların kızartma,kavurma yöntemleriyle pişirilen besinlerden oluşmaması, hafif ve az yağlı yiyeceklerden oluşması önemlidir. Haşlanmış yumurta, az tuzlu peynir tercih edilebilir. Sucuk, salam, sosis vb. yağlı besinlerden, börek vb. hamur işi gıdalardan kaçınılmalı. Domates, salatalık, maydanoz, taze biber vb. çiğ sebzeler bolca tüketilmelidir.
* Ekmek olarak tam tahıl ekmekleri tercih edilmeli.
* Gün içinde bayram ziyaretleri vesilesiyle yeteri kadar tatlı ikramı olacağından şeker,bal,pekmez gibi tatlı besinlerin kahvaltıda bulundurulmaması faydalı olacaktır.
* Gün içinden devam ettiğimizde genel olarak bayramlarda, yılın hiçbir döneminde olmadığı kadar fazla miktarda çikolata ve tatlı tüketimi olmaktadır. Bayram ziyaretlerinde özellikle tatlı ve şekerleme, draje ve çikolata tüketimine dikkat edilmeli; bu tür gıdaların küçük hacimli yüksek kalorili gıdalar olduğu unutulmamalıdır.
* Misafirlerinize baklava- kadayıf gibi şerbetli tatlılar yerine dondurma, meyveli ve sütlü tatlıları, şeker yerine kuru meyveleri ikram edebilirsiniz. Kuru meyvelerinizi ceviz, badem, fındık gibi kuruyemişlerle karıştırarak vitamin- mineral içeriği yüksek, besleyici ikramlar hazırlayabilirsiniz.
* Şerbetli tatlılardan vazgeçemiyorsanız, bayram süresince mümkün olduğu kadar istediğiniz miktarın yarısını yiyebilirsiniz ve sonraki öğünlerde sebze ağırlıklı beslenirseniz, daha az kalori almış olursunuz.
* Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketimin azalmasıyla vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konması için günde en az 2.5-3 litre sıvı alınmalı; sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere su, ayran, az şekerli limonata, az şekerli/şekersiz komposto/hoşaf gibi sıvı gıdalar eklenmelidir.
* Ramazan ayının bittiği ilk günlerde beslenme ve sıvı tüketimindeki yetersiz ve dengesizlikler sebebiyle yavaşlayan metabolizmamızın olumsuz sonucu olan konstipasyon (kabızlık) şikayetlerini hafifletmek adına artmış sıvı ihtiyacını karşılamak gerektiği unutulmamalı. Diğer besinlerde ve içeceklerle alınan sıvının içilen suyun yerini asla tutmayacağı unutulmamalı ve su tüketimi arttırılmalı.
* Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kurubaklagiller tüketilmelidir. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engellemektedir. Ramazan Bayramı süresince mide ve bağırsak rahatsızlıkları yaşanmaması için besinler iyi çiğnenmeli ve yavaş yenmeli.
* Ramazan boyunca vücudumuzun alıştığı gece kalkıp sahur yemeği yemek, ramazandan sonra gece yeme alışkanlığı şeklinde sürdürülmesinin fazla kilo alımına sebep olabileceği unutulmamalı.
* Ramazan ayı boyunca enerji harcamamak için azaltılan fiziksel aktivitenin bu dönemin sonlanmasıyla birlikte arttırılması oldukça önemlidir. Mümkün olduğunca ziyaretlere yürüyerek gidilebilir. Asansör yerine merdiven tercih edilebilir.
* Fiziksel aktivitenin kan şekeri ve kolesterolü azaltmaya, kilo kaybetmeye ve bağırsak hareketlerini arttırmaya yardımcı olduğu ve fiziksel aktivitenin arttırılması adına haftada 5 gün en az 30-45 dakika tempolu yürüyüş yapmanın faydalı olacağı da unutulmamalıdır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.