Birçoğumuz acil durumlarda, yaralanmalarda, kazalarda kazazedeye nasıl yaklaşmamız gerektiğini maalesef bilmiyoruz.
Gerçekten yardım etmek isterken bazen telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabiliyoruz. Kısaca bu durumlardan bahsetmenin hepimizin yararına olacağını düşünüyorum:
Bir kazazedeye müdahale sırasında ilk önce solunum kontrol edilerek sürekliliği sağlanmalıdır. Sonra dolaşım (nabzın varlığı) saptanmalı ve sürekliliği sağlanmalıdır.
Bilincin açık olup olmadığı kontrol edilir. Bilinci kapanan kişilerde kaslar gevşer; kökü alt çeneye bağlı bir kas olan dil, geriye kayarak soluk yolunu tıkayabilir. Baş geriye yatırıldığında çene yukarı kalkar, bu esnada ona bağlı olan dil de yükselir ve soluk yolu açılır.
Solunum sayısı değişmekle beraber genellikle erişkinde 15-20 kez/dakika, çocukta 20-30 kez/dakika, bebekte 30-40 kez/dakika arasındadır, normal solunum yüzeysel veya derin değildir.
• Solunum hızlı ve yüzeysel ise, şok, zehirlenme vb. olabilir.
• Solunum derin, zorlanarak, kesik kesik ise, nedeni : solunum yolu kısmen tıkalı ya da akciğer sorunu olabilir.
• Kişi konuşamıyor, öksüremiyor ve refleks olarak iki eliyle boğazını tutuyorsa , nedeni: soluk yolu yabancı cisimle tıkanmıştır. Bir süre sonrada bilinç kaybı gelişir
Eğer Kanamalı bir hasta ile karşı karşıyaysak hastada ilk yapılması gereken kanamayı durdurmaktır.
* Yaranın daha fazla kirlenmesini önlemek için yara steril gazlı bezle kapatılır
* Yaralı kısmın hareket etmesi önlenir
Yarada yabancı cisim varsa:
- Yabancı cisimleri çıkarmaya çalışmayalım
- Yabancı cismi sabitlemek üzere kalın pansuman malzemesi kullanın
Kaza sonrası bilinci kapalı her hastada omurga yaralanması olasılığı varsayılmalıdır. Omurga yaralanmalarında kırıklar veya ezilmeler meydana geldiğinde omurilik etkilenirse felç hatta ölüm meydana gelebilir. Bu nedenle omurga yaralanmalarında hastanın KESİNLİKLE HAREKET ETTİRİLMEMESİ gerekir. Hasta sert bir zemin üzerine yatırılarak (ya da baş-sırt-kalça aynı düzlemde olacak şekilde) taşınmalıdır.
Yanık varsa;
Isı, ışın, elektrik veya kimyasal maddelere maruz kalma sonucunda deri ve derialtı dokularda meydana gelen bir çeşit yaralanmadır.
Derinlik
1. derece yanıklar: Derinin sadece en üst tabakasının zedelendiği yanıklardır. Kızarıklık, gerginlik ve ağrı görülür. Örnek: güneş yanıkları.
2. derece yanıklar: Derinin üst ve değişen oranlarda alt kısmının etkilendiği yanıklardır. Kızarıklık, gerginlik, ağrı ve su toplanması (bül) ile karakterizedir.
3. derece yanıklar: Tüm deriyi kapsayan; derialtı dokularına, derin dokulara ve hatta kemiklere kadar ulaşan yanıklardır. Deri kuru kayış gibi olabilir veya renk değişikliği görülebilir (kömür gibi, beyaz veya kahverengi olabilir ). Şiddetli yanıklarda, yüzeysel sinir uçları ve kan damarları zedeleneceğinden yanık alanda his kaybı olabilir, buna karşın çevredeki daha az yanmış olan doku aşırı ağrılı olabilir.
Yanma sürecini sona erdirerek daha fazla yaralanmayı önlemek gerekir; alevi söndürmek, kızgın metali uzaklaştırmak, yaş ısıya maruz kalmış giysileri çıkarmak vb gibi (sentetik giysiler deriye yapışmışsa dokunulmaz; kaynar sıvı yanığında eğer olayın üzerinden zaman geçmişse giysiler soğuk suya tutulmadan önce çıkarılmaz aksi halde yapışan deride çıkar)
Birinci derece yanıklarda: En az 10 dakika soğuk suya tutulur
Açık yanık yarası hava ile temas ettiği sürece ağrıya neden olacağından, yaranın hemen hava ile teması kesilmelidir, bunun için yara nemli steril gazlı bez ile kapatılır. Böylece enfeksiyondan da korunmuş olur.
- 29 Kasım 2011, Salı
İlkyardım
- Hamilelikte nasıl beslenmeliyiz? 24 Aralık 2012, Pazartesi Gebelik süresince bebeğin tek besin kaynağı annedir. Yediğimiz ve yemediğimiz şeyler bebeği son derece etkiler. Sağlıksız beslenen bebeklerde ölü doğum,
- Yatan hasta bakım ürünleri 4 Aralık 2012, Salı Yatan hastaların en temel ihtiyaçlarından biri temizliktir. Bunu gören birçok firma hastaların yaşam standardını yükseltmek için yeni ürünler çıkardı.
- Güneşten Korunmanın yolları 22 Mayıs 2012, Salı Güneşten Korunmak aslında güneşin yaydığı ultraviyole ışınlardan korunmak demektir. UV ışınları başta cilt yanığı olmak üzere, kırışıklık, cilt lekeleri,
- Aromaterapi 7 Mart 2012, Çarşamba Aromaterapi: Bitkilerde bulunan uçucu yağlarla yapılan alternatif bir tedavi yöntemidir. Evlerde sıkça kullanılan bir yöntemdir Aromaterapi'yi Uygulama
- Fitoterapi 31 Ocak 2012, Salı Fitoterapi, hastalıkların taze veya kurutulmuş bitkiler ve onların doğal ekstreleri ile tedavi edilmesi yöntemine verilen addır. İlk çağlardan beri uygulanan
- İlk Yardım (2) 20 Aralık 2011, Salı Kırık : Kırık; kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar, darbe sonucu ya da kendiliğinden oluşur. Kırık çeşitleri •Kapalı kırık: Kemik bütünlüğü
- İlkyardım 29 Kasım 2011, Salı Birçoğumuz acil durumlarda, yaralanmalarda, kazalarda kazazedeye nasıl yaklaşmamız gerektiğini maalesef bilmiyoruz. Gerçekten yardım etmek isterken
- İlaç - Besin etkileşimi 25 Ekim 2011, Salı Bu haftaki konumuzun biraz da güncel hayattan, çok önemsemeyip es geçtiğimiz ama aslında hayati öneme sahip bir konu olan ilaç besin etkileşimi olmasının
- OMEGA 3 nedir? Ne işe yarar? 11 Ekim 2011, Salı Omega 3 yağ asitleri beden tarafından bütün hücrelerin yapı taşı olarak kullanılır. En bilinenleri DHA ve EPA’dır. EPA daha çok yetişkinlerde kardiyovasküler
- Grip/Grip Aşısı 27 Eylül 2011, Salı Grip influenza virüsü tarafından meydana getirilen bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Nezle ile grip ‘in ortak belirtileri: burun akıntısı, hapşırma,
- Eczacı Aylin Dinçer yazıları ile Çine Madran’da 23 Eylül 2011, Cuma Çine Madran Gazetesinin yazar kadrosu genişlemeye devam ediyor. Eczacı Aylin Dinçer de gönüllü yazar kadromuza dahil oldu. Uzmanı olduğu konuyla
- Başkan üzerine düşeni yaptı, sıra bizde Emin Aydın
- ALABANDA KÜLTÜR VE BAHAR ŞENLİĞİ Arif Ali Uyguç
- KURBAN BAYRAMINDA NASIL BESLENMELİYİZ? Diyetisyen Hilal Akbulut
- Seçimler bitti mi? Talât Yörük
- Hayal kurmak Sezgin MADRAN
- Ağzınızın tadı mı yok? Uzm. Dr. Özgür NİFLİOĞLU
- Yaşlılık ve sağlıklı yaşam Prof. Dr. Nefati Kıylıoğlu
- Hamilelikte nasıl beslenmeliyiz? Aylin Dinçer
- Ağaç yaşken eğilir Nilüfer Kabalı
- Kurban Bayramında Dikkat! Şermin Örter
- 90’larda genç olmak Kazım Aksoy
- Çuha çiçeği Cihan Uyan
- Çine'nin neyi eksik? Bekir Tosun
Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.