• 9 Mayıs 2012, Çarşamba

Halk Hekimliği

Halkbilim çalışmaları sırasında toplanması gereken bilgiler bellidir.

Köy ne zaman kurulmuş, adı nereden geliyor?

Mahalleleri nereleridir? Mevki, dere, kaya, tepe adları nelerdir?

Soy adlar, sülale adları, lakaplar nelerdir?

Köyde bilinen maniler, fıkralar, öyküler var mıdır?

Masal ve efsaneleri var mıdır?

Doğum, sünnet, askerlik, evlilik gelenekleri nelerdir?

Bu böyle uzar gider. Bu araştırmaların yanında bir de şu madde vardır: Halk Hekimliği!..

Bu madde; köyün yaşlıları tarafından çevrede yetişen otlardan ya da değişik tabii maddelerden yapılan ilaçlarla hasta tedavi etmeyi başarmış kişilerin araştırılması, yaptıkları tedavi yöntemlerinin kaleme alınmasıdır.

Bu tür tedavi yöntemlerine başvuran yaşlı köylüler bildikleri formülleri pek paylaşmazlar. Çok azı kendi sülalesinden birine öğretir ama çoğunluğu bildiklerini mezara götürürler.

Deneme yanılma yöntemiyle öğrenilerek yapılan bu doğal ilaçlar gerçekten de bazı zamanlarda işe yarar ama Modern Tıp bu başarının genellikle rastlantı olduğunu kabul eder.

Modern Tıbba inanan, güvenen ve doğrusunun o olduğunu bilenler; “Bu tür tedavilere inanarak zaman kaybetmek yanlıştır. Hasta en kısa zamanda Modern Tıbba başvurmalıdır” der.

Gerçekten de bu tür ilaçlar hiçbir hastalığı tamamen tedavi eder güce sahip değildir ve hasta kesinlikle bir Tıp Doktoruna başvurmalıdır.
Halkbilimin bu kolu araştırırken içine almadığı ama kesinlikle göz ardı edilmemesi gereken bir yaşanılan daha vardır kırsalda: Ruhani Tedavi Yöntemleri.
Muskacılar ya da üfürükçüler de denilen bu kitle halkı asıl sömüren kitledir.

Önümüzdeki bir aylık zamanımı yukarıdaki iki konuya, Otacılık ve Üfürükçülüğe ayıracağım.

Bu iş için finansımı da İktidar Partisi’nin Çine İlçe Başkanından talep edeceğim. Duyduğuma göre kendisi Çine’ye gelmiş. Gitmeden karşısına geçip açacağım konuyu.
“Başkanım” diyeceğim. “Hangi köyde kırık çıkıkçı var, hangi köydeki Zehra Nine iyi doğum yaptırtıyor, hangi köyde baş ağrısına iyi gelen ilacı yapan kişi var, bulalım” diyeceğim.

“Bunlar yetmez” diyeceğim. “Hangi köyde muska yazan sakallı var, hangi köyde üfürükçünün adı duyulmuş, hangi köydeki yaşlı cadı fincan falına bakıp, hastanın hangi ilaçlarla tedavi olacağını söylüyor tesbit edelim” diyeceğim.

“Bulalım, tesbit edelim, kaydını yapalım ki halkımız hastalıklardan yok olup gitmesin.”

İktidar Partisinin Çine İlçe Başkanı benim bu araştırmama kesinlikle ödenek çıkartacaktır; Çıkartmak zorunda. Bunu kendisi de bal gibi biliyor.

Çünkü Çine Devlet Hastanesinde bir ya da iki tane Uzman Doktor kaldı. Yakın zaman sonra onlar da çekip gidecekler.

Onlar da gittikten sonra bu halkı kim tedavi edecek?

Şimdiden bu halkbilim çalışması yapılmalı ve çekip giden vefasız doktorlara alternatif bir liste oluşturulmalıdır.

Burada Muhalefet Partisi Çine İlçe Başkanına iş düşüyor. Sayın Özkaya’nın Çine’ye geldiğinin müjdesini veren O. Bize Başkanın nerede olduğunu da o söyleyecek.
İki Başkana da buradan sesleniyorum: Üzerinize düşen görevi yapın.

Yoksa halk yakanıza yapışır.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.


Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.