• 3 Haziran 2020, Çarşamba

Çineli olsun çamurdan olsun

Son zamanlarda köftesi ile meşhur olan Çine, sahip olduğu zenginliklerin fark edildiği bir konum olma yolunda hızla ilerliyor. Mesleki unvanını Çine’de kazanmış, Çineli bir gazeteci olarak Organize Sanayi Bölgesi’nde yapılan, yapımı devam eden ve yapılacak yatırımları hayranlıkla izliyorum. İstihdam açısından sayıları 10 binin üzerinde telaffuz edilen imkanlar oluşuyor.

İnşaatı tamamlanmak üzere olan Çine Hükümet Konağının heybetli yapısını gördüğümde büyüleniyorum. 2011 yılında “Çine için çıldıran siyasetçi yok mu?” başlıklı yazımda Çine Kent Meydanı ile ilgili hayalimdeki projeyi yazmıştım. Dokuz yıl sonra bunun kısmen gerçekleşiyor olmasına çok seviniyorum. Çine’ye cezaevi yapılacak yaklaşık 3 bine yakın yeni istihdam sağlayacak.

Gelecek birkaç yıl içerisinde Çine’nin nüfusunu 50 binin üzerine rahatlıkla taşıyacak lokomotif atılımlar ve yatırımların haberlerini art arda alıyorum. Çine Devlet Hastanesi’nin 75 yataklı yeni binasına taşınması için atılan adımları da sevindirici buluyorum. “Keşke 100 yataklı tam donanımlı olsa” diye de içimden geçirmiyor değilim ama buna da şükür… Katkı sunan AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş başta olmak üzere herkese teşekkürler…

TEŞEKKÜRLER MURAT ZENGİN

Çine Köftesinin markalaşması sürecine en çok katkı koyan firmalardan biri tartışmasız Kasap Mehmet Zengin’dir. Bu firma geçtiğimiz günlerde el değiştirdi. Yine Çineli bir girişimciye Kaltun Madencilik’e (Yüksel Tuncer) satıldı. Kaça satıldı, neden satıldı gibi konular beni de, hiç kimseyi de ilgilendirmez. Çineli birileri aldığı için çok mutlu oldum. Yüksel Tuncer gibi vizyoner bir işadamına geçmiş olması iyi oldu.

Firmanın eski sahibi Murat Zengin, Çine’nin önemli bir hayırsever işadamıydı. Babası adına Çine’de Cami yaptırmış, başı sıkışanının kapısından boş döndüğü görülmemişti. Oluşturduğu markanın değeri, bugüne kadar gerçekleştirdiği istihdamın kıymeti tartışılmayacak düzeyde iyiydi. Her şeyin bir sonu var ve bana göre güzel bir finalle markasını yükselteceğine ve yücelteceğine inandığı Yüksel Tuncer’e sattı.

Murat Zengin, oluşturduğu potansiyelle ve Çine Köftesinin bilinmesine yaptığı katkıyla Çine’nin ve Çinelinin teşekkürünü ziyadesiyle hak etti. Tercihini de Çineli bir girişimciden yana kullanarak satış anında bile Çine’yi ve Çineliyi düşünen önemli tavır sergiledi. Gelecek günlerde Çine’yi ve Çineliyi gururlandıracak işler yapacağından şüphe duymuyorum ama bugüne kadar yaptıkların için teşekkürler Murat Zengin…

HAYIRLI OLSUN YÜKSEL TUNCER

Kaltun firmasının madencilik başta olmak üzere bir çok alanda yatırımı var. Raşit Kalkan ve Mehmet Tuncer’in soyadlarının birleşmesi ile ortaya çıkmış bir marka. Çine’de Raşit Kalkan ve Mehmet Tuncer’in sağlığında okul, hastane, cami gibi çok sayıda şehre hediye edilmiş sosyal sorumluk yatırımları bulunuyor. Raşit Kalkan’ın varisleri hisselerini satalı çok oldu. Mehmet Tuncer’in varisleri yürütüyor.

Kaltun son yıllarda gıdaya yöneldi. Varislerden Merhum Kamil Tuncer, ölmeden önce su yatırımına yönelmiş ve Kaltun Madran markasını büyütmüştü. Tuncer’in kızı Birgül Aydın ve kocası Osman Aydın da (Eski Çine Belediye Başkanı ve CHP Aydın Milletvekili) meyve üretimi, organik zeytinyağı alanında önemli atılımlar yapmıştı. Yüksel Tuncer’in de Çine Köftesine yönelik atılımı şirket ortaklarının gıda alanına yönelerek ilçede faaliyetlerini artırdığını gösterdi. Hayırlı olsun.

MADEN SEKTÖRÜNDEN ÖRNEKLER

Çine’nin en önemli geçim kaynaklarından birini de madenler oluşturuyor. Feldspat ve Quartz rezervleri ile dünyanın en zengin bölgesi olan ilçede, onlarca maden firması bulunuyor. En büyüklerden Çine Akmaden 2007 yılında Belçikalı Sibelco’ya satıldı. O güne kadar ilçe ekonomisine müthiş katkılar sunuyordu. Yabancılar alınca ilçe halkı ve esnafıyla paylaşım bir hayli azaldı. Sosyal sorumluluk yatırımları da hak getire… Patronun CEO’ya giderleri azaltan ve gelirleri artıran performans hedefi koyduğu bir yaklaşımda tozu toprağı Çine’ye, Çineliye karı Belçika’ya uçan bir yaklaşım ortaya çıktı.

Başka yabancı firmalar ve Türkiye’den kurumsal büyük holding firmalarının da bölgede yatırımları bulunuyor. Onlarda da durum farklı değil. Çine Akmaden’in tavrı böyle değildi. Yine Çineli girişimciler tarafından yürütülen Kaltun, Kömürcüoğlu gibi firmaların kalbi ilçe için atıyor. Ticari atılımlar ve sosyal sorumluk yatırımları Çine ve çevresinde şekilleniyor. Çineli olmayan ama Çine ile bağ kuran EYSİM Madenciliğin de ilçeye kattıkları yabancı ve kurumsal holding firmalarından çok daha fazlası…

Maden sektöründe büyük bir aktörün İtalyanlara satılmak üzere olduğunu duyuyorum, bugüne kadar satın alanların tavırlarına bakarak üzülüyorum.

Çineli olursa hepimize olmasa bile büyük bir kısmımıza faydası dokunuyor. Çineli olmayınca, posası, tozu ve iş yükü bize kalıyor.

O yüzden; “Çineli olsun, çamurdan olsun” diyorum.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.


Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.