Kaymakam olmak başka, kaymakammış gibi durmak başka bir şey…
Başkan olmak başka, başkanmış gibi durmak başka bir şey…
Komutan olmak başka, komutanmış gibi durmak başka bir şey…
Savcı olmak başka, savcıymış gibi durmak başka bir şey…
Hâkim olmak başka, hâkimmiş gibi durmak başka bir şey…
Müdür olmak başka, müdürmüş gibi durmak başka bir şey...
Doktor olmak başka, doktormuş gibi durmak başka bir şey…
Öğretmen olmak başka, öğretmenmiş gibi durmak başka bir şey…
İmam olmak başka, imammış gibi durmak başka bir şey…
Esnaf olmak başka, esnafmış gibi durmak başka bir şey…
Mühendis olmak başka, mühendis gibi durmak başka bir şey...
Usta olmak başka, ustaymış gibi durmak başka bir şey...
Çiftçi olmak başka, çiftçiymiş gibi durmak başka bir şey…
İnanmak başka, inanıyormuş gibi durmak başka bir şey…
Sevmek başka, seviyormuş gibi durmak başka bir şey…
İnsan olmak başka, insanmış gibi durmak başka bir şey…
Bu böyle uzar gider…
Ne demiş Mevlana; "Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol"
Memleketi seviyorsanız lütfen, “mış” gibi, "miş" gibi durmayın.
Bugüne kadar başımıza ne geldiyse “mış” gibi, "miş" gibi duranlardan geldi.
Her meslek kutsaldır ve o mesleği yapanların “mış” gibi durma lüksü yoktur.
Hem kendilerine, hem mesleklerine, hem de memlekete zarar verirler…
Gazeteciymiş gibi duranların değil…
Gazeteci olanların;
Günü kutlu olsun…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.