• 4 Kasım 2011, Cuma

Çine’mizi kurban etmeyelim

Ecza Kalfası komşum Gülten Gedik anlatmıştı;

Şuan 65 yaşlarında olan Yeniköylü Hüseyin Yalçıntaş’ın hayatı hep yayla, köy ve ova arasında geçiyormuş. 30 yıl kadar önce mini bir seyahatle bu durumu sonlandırmış. O gün işi çıktığı için Akçaova’ya giden Hüseyin amca, akşam köy kahvesine geldiğinde kendine bir kahve ısmarlamış ve bacağı çelik vaziyette oturup kahvesinden bir yudum çektikten sonra yüksek sesle, “Gezeceksin azizim!” demiş.

Hüseyin Amca gibi geçtiğimiz yıllarda benim de bir işim çıktı ve Söke’ye gittim. Gördüm ki Çine’den daha büyük olan, yapılaşması çok daha önceden başlayan ve sokakları Çine gibi dar olan Söke, trafik sorununu çözmüş.

Geçtiğimiz günlerde de Çine Madranspor-Bozdoğan Belediyespor maçını takip etmek için Sezgin ile birlikte Bozdoğan’a gittik. Gördük ki, Çine’den çok daha küçük olan Bozdoğan şehir olmayı başarmış. Sokaklar, caddeler ter temiz, döşenen parke taşları çok kaliteli ve düzgün. Çine’deki gibi trafikte sinir bozan hendek ve tepeler yok, insanlar yolun ortasından değil kaldırımlardan yürüyor. O kadar güzel bir stada ve spor tesislerine sahipler ki, hayran olmamak elde değil. Zaten maçtan önce karşılaştığım Bozdoğan Belediye Başkanı Tümer Apaydın’ı gördüğüm manzara için canı gönülden kutladım.

Gezdim azizim, gördüm azizim!

Oturdum kıyas yaptım. Söke Belediye Başkanı Necdet Özekmekçi CHP’li, Bozdoğan Belediye Başkanı Tümer Apaydın da öyle, CHP’li olan bizim yeni başkana hemen yüklenmek haksızlık olur ama 1999-2011 yılları arası Çine’yi yöneten şuan milletvekili olan Osman Aydın’da CHP’li yani sosyal demokrattı, hala öyle. Düşünüyorum acaba bu sosyal demokrat belediyecilik anlayışı ilçe ilçe farklılık mı gösteriyor, yoksa sorun kişiden mi kaynaklanıyor diye. İşin içinden çıkamadım çünkü dil uzatacağım kişi “gezeceksin azizim!” sözünü Çine’de en fazla gerçekleştirenlerden. Bizim iki yerde gördüklerimizin kaç kat fazlasını kim bilir o kaç yerde görmüştür…

Rahat duramıyorum, gerekçe arıyorum. 1999-2004 arasını çok iyi yaşamadım bilmiyorum ama 3 Aralık 2003’den bugüne kadar olan süreçten gayet eminim. Çine Belediyesi’nin kaynakları, enerjisi daha çok şehrin sorunlarının çözümü için değil de köylerin ve başka ilçelerin ve o ilçelerdeki köylerin sorunlarının çözümü için harcandı. Bir de arıcılık müzemiz oldu. Neticede başarılı da olundu. Bunun karşılığında belediye başkanımızı milletvekili yapma, Çine’den mebus çıkarma gururunu yaşadık ama Çine’mizin yılları ne yazık ki, heba oldu.

Demek istediğim o dur ki; sadece bir kişiye nitelik kazandırmak ve küçük bir zümrenin menfaatlerini korumak, geliştirmek ve katlamak için boşa giden yıllarımızdan ders çıkartalım.

Toplum adına görev üstlenenlere sesleniyorum;

Trafik sorunumuz çözmek, şehir olmayı başarmak ve Çine’de kazanıp Aydın’da harcanılmasına son vermek istiyorsak;

Yine kişilerin ve kişisel ya da dar bir çevreye dayalı zümre siyasetinin esiri olup da Çine’mizin geleceğini kurban etmeyelim.

Zararın neresinden dönersek kardır.

Kurban Bayramınız mübarek olsun.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.


Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.