Bana burcumu soranlara; Öküzüm diyorum.
Çünkü ben 28 Nisan’da dünyaya gelmişim.
Yani boğa burcuyum…

2011 yılının sonlarında, inanmama rağmen fal baktırdım.
“Müthiş bir yıl geçireceksin, zengin olacaksın, hep güzellikler yaşayacaksın”
İfadeleri çıkmıştı falımdan…

En büyük idolümü, kahramanımı, yani babamı kaybettiğim yıl oldu.
Ölüm gerçeğine inandığım için, bunu kötü bir gelişme olarak değerlendirmiyorum.
Sadece ayrılığının acısını yaşıyorum, yokluğuna üzülüyorum.
Mekânı cennet olsun…

Adliyeye abone oldum 2012’de.
Aslında uğursuzluklar 2011 yılında başladı…
CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın’ın sattığı RES Projesinin bekçisinin şikayetiyle…
Kendisini tehdit ettiğim için şikayetçi oldu. Benden ve karşılaştığımız gün birlikte oturduğu diğer kişilerden.
Savcılık soruşturmasının ardından, hemen dava açıldı.
Vicdana geldi ve duruşmada tenzih etti beni; “Tehdit etmedi, hiçbir kötülüğünü görmedim” dedi.
Yargı süreci devam ediyor.

Ardından; o zaman ki vasfı ile Emniyet Amiri, şimdiki vasfı ile Emniyet Müdür Vekili Hakan Hilmi Yaman, bir köşe yazımdaki bazı ifadeleri üstüne alındı. Şikayetçi oldu. Savcılık soruşturmasının ardından dava açıldı. 30 bin TL’lik de tazminat davası açtı. İkisi de sürüyor…

Daha sonra hepinizin bildiği Yolboyu Köyü’ndeki malum olay geçti başımdan.
Ardından çeşitli yazılarımla ilgili çok sayıda şikayetten dolayı savcılık soruşturmasının ardından davalar açıldı. Yargı süreçleri devam ediyor…

Yukarıdaki hiçbir şeyi “kötülük” olarak adlandırmıyorum. “Vardır hakkında bir hayır” deyip geçiyorum.

Fakat mesleki açıdan yaşadığım duruma görmezlikten, duymazlıktan gelen bazı arkadaşların “Sarı Öküz” muamelesi yapmasına çok üzülüyorum. Fakat boğa burcu olduğum için bunu da mesele etmiyorum.

2012’de çok güzel gelişmeler de yaşandı.
Anlatmaya gerek yok. Sizler de tanıklık ettiniz buna.
Çünkü biz bildiğimiz her şeyi anı anına, tüm heyecanımızla paylaştık sizlerle.
Sinan Arbak adlı değerli bir arkadaşla tanıştığım ve ondan çok şey öğrendiğim bir yıl olarak da tarihe geçti benim için.
Güle güle 2012…

Yarın, 2013’ün ilk güneşi doğuyor.
Bu yıl da güzel şeyler olmasını hayal ediyoruz.
Hayal ettiklerimizin yarısını bile gerçekleştirsek; mesleki anlamda çok önemli adımlar atacağız.

Biliyoruz; Gazetecilik öyle eskiden olduğu gibi imtiyazlı bir meslek değil. Çünkü artık herkes gazeteci oldu. Sosyal paylaşım sitelerinde yayınlananlar, bazen bizim yayınladıklarımızın önüne geçiyor. Yıllardır rekabet edemediğimiz fısıltı gazetesi internete taşınıyor ve gürültü seviyesine doğru hızla ilerliyor.

Bize de farkındalık yaratmak, hızlı ve doğru habercilik yapmak düşüyor. İnsanlar bizi gazeteci olduğumuz için değil, haber verdiğimiz için takip ediyor.
2013’te de haber vermeye devam edeceğiz.

Öküzlük durumunu da, bekleyip göreceğiz.