Aydın Ticaret Borsası’nın (ATB) iftarına katıldık.
Borsa yönetiminin iftiharına tanık olduk.
Gururlanmakta son derece haklıydılar.
Personel maaşı ödeyemezken, geldikleri noktayı anlattılar.
Hizmet binaları ve laboratuvarları ile övündüler.
Her şeyden önemlisi oda çalışanlarını göklere çıkardılar.
Borsa Başkanının, “Seni, daha doğrusu sizi buraya alalım” anonsuyla geldi.
Meclis başkanı, kürsüde tam 15 dakika kaldı.
Çok konuştu ama aklımda kalan bazı etkili cümleler kurdu.
“Bizim reklama ihtiyacımız yok”
“Fabrika kuran fabrika haline gelen laboratuvarımız var”
“Üyelerimizin parası ile üstün zekâlı çocuklar için okul yaptırıyoruz”
O’nu hiç anlamamış gibi davranmak, ayıp olurdu.
Kendini ifade edememesi, samimiyetindendi.
Nitelik olarak, yapacakları okulda eğitim göreceklerdendi…
Türkiye’de 65. Aydın’da ilk olacak okulun protokolü de imzalandı.
Yapılacak olan okula bir milyon TL’ye kadar para aktarılacağı bildirildi.
Üstün zekâlı çocuklar için buna değerdi.
Borsa yönetiminin iftihar etmesi gereken bir husus daha vardı.
İftar organizasyonunun kalitesi, yaşanmaya değerdi.
Üyelerini onura etmek istedikleri belliydi.
Kapıda teker teker karşıladılar.
Ellerine birer tabldot tabağı tutuşturmadılar.
Son derece lüks donanımlı masalara oturttular.
Yemekleri garsonlar servis etti.
Masanın favorileri incir ve şerbetti.
Borsaya aidat ödeyenler bence bunu hak etti.
Katılanlar iftar, yöneticiler iftihar etti.
Biz de 10 numaralı masada bulunduk.
Orada olmak ve güzel şeylere tanıklık etmek yetti.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.