Antak kaldık

Bulvar esnafının sesine kulak verdik.
Bir otobüslük çıkartmada, biz de yerimizi aldık.
Karayolları Bölge Müdür Yardımcısı Kurban Ali Aslan’ı dinledik.

Görüşme olumsuz bir şekilde devam ediyordu.
Proje Başmühendisi Zühtü Düzen geldi.
Oturma düzeni bozuldu.

Hepimiz projenin serildiği masanın etrafına doluştuk.
Proje detaylarını büyük dikkatle inceledik.
Üzerinde uzun uzun konuştuk.

Proje hakkında detaylı bilgi sahibi olduk.
Ziyaret amacımız doğrultusunda bir kazanımımız olmadı.
Fakat “Antak kalmak” fiilini öğrenmiş olduk.

Şahsen ben bu fiili ilk kez duyuyordum.
Belediye Başkanı ile Başmühendis arasında geçti.
“Kavşaklar konusunda daha önceden antak kaldık” dediler.

Anlamı, “Bir konuda ve ya belli bir zamanda anlaşmak”
Ziyaretimizden hiçbir sonuç çakmamış olabilir.
Haznemize, “Antak kalmak” fiilini yerleştirdik ya, bize o yeter.

Yol konusunda sert çıkan, birbirlerine efelenen siyasetçiler de vardı.
Onlar bulvar esnafı sayesinde (umarız) bu gezide yan yana geldiler.
Birbirlerine yaklaşımları, açıklamaları gibi sert değildi, tam aksi…

Gözümüzle gördük ve yaşadık.
Uzaktan üfürseler de, bir araya gelince kuzu oluyorlardı.
Bu konuda kesinlikle antak kaldık…

Onları bir araya getirenin ne olduğunu bilmiyoruz.
Kesinlikle Çine menfaatleri olması gerektiğini düşünüyoruz.
Düşünsek de, gerçeğin öyle olup olmadığı konusunda henüz antak kalmış değiliz.

Ahmet, Mehmet, Ali, Veli ya da Osman için değil…
Şahsi çıkarları ve siyasi gelecekleri için hiç değil…
Memleket için sürekli kontak kurmalarını ve antak kalmalarını istiyoruz.